göğüs hastalıkları nedir?

Göğüs Hastalıkları

Göğüs Hastalıkları Bölümü Nedir?

Göğüs Hastalıkları, tıptaki adıyla Pulmonoloji, solunum sisteminin alt bölümü olan akciğerler, bronşlar (büyük havayolları) ve bronşiollerin (küçük havayolları) sağlık ve hastalıkları ile uğraşan dahili (iç hastalıkları ile ilişkili) bir tıp dalıdır. Çocuk göğüs hastalıkları uzmanları ise çocuklardaki alt solunum yolu problemleri ile ilgilenir. Göğüs Hastalığı bölümü hem erişkin hem de çocuk hastalarda tıbbi (ilaç) tedavi verebilir. Cerrahi yaklaşım gereken durumlar Göğüs Cerrahisi bölümünün ilgi alanına girer.

Göğüs Hastalıkları uzmanlığı için Amerika Birleşik Devletleri’nde İç Hastalıkları uzmanlığından sonra yan dal eğitimi gereklidir. Ülkemizde erişkin Göğüs Hastalıkları uzmanlığı için 5 yıllık bir eğitim, çocuk Göğüs Hastalıkları uzmanlığı için ise Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanlığından sonra yan dal eğitimi gereklidir.

Göğüs Hastalıkları Uzmanları Hangi Hastalıkları Tedavi Eder?

Solunum sistemi burundan larenkse kadar “üst solunum sistemi”, larenksten, alveoller (hava kesecikleri) denilen ve akciğerin en uç noktalarında kan dolaşımı ile gaz değişiminin yapıldığı “alt solunum sistemi”nden oluşur.

Solunum işlevinde göğüs kafesi, kaburgalar arasındaki (interkostal) kaslar ve solunuma katılan (aksesuvar) kaslar rol oynar. 

Göğüs Hastalıkları’nın ilgi alanına tüm alt solunum yolunun 

  • enfeksiyonları,
  • yapısal bozuklukları,
  • inflamatuvar hastalıklar,
  • neoplazmlar (iyi ve kötü huylu tümörler),
  • otoimmün (vücudun kendi dokusunu yabancı olarak tanıyıp reaksiyon verdiği) hastalıklar girer.

Göğüs Hastalıkları bölümünün erişkinde veya çocukta en sık tedavi ettiği hastalıklar aşağıdaki gibidir:

  • Astım: Alerjen, hava kirliliği veya duman gibi tetikleyici faktörlere bağlı olarak büyük veya küçük havayollarının tıkanmasına bağlı gelişen nefes alma güçlüğü ile karakterize hastalıktır.
  • Bronşiektazi: Bronşların kalıcı olarak harap olmasına bağlı kalıcı genişlemedir.
  • Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH): Sıklıkla kronik sigara veya tütün içiciliğine bağlı gelişen solunum yollarının kalıcı olarak daralmasıdır.
  • Bronşit: Soluk borusu (trakea) ile akciğer dokusunu birleştiren bronşların iltihaplanması sonucu gelişen bir hastalıktır.
  • Amfizem: Hava keseciklerinin (alveoller) gerilmesi ve aralarındaki ince duvar yapısının yırtılması sonucu akciğer dokusunun esneme yeteneğini kaybetmesi, solunum yetmezliği gelişmesi ile karakterize bir hastalıktır.
  • İnterstisyel Akciğer Hastalığı: Akciğer dokusunda görülür. Alveollerin çevresi kalınlaşmıştır. Alveol çeperinde gaz değişiminin yapılması güçleşmiştir. 
  • Kistik Fibroz: Ailesel (kalıtımla geçen), genellikle erkek çocuklarda klinik olarak görülen, solunum sistemi yanında sindirim, üreme sistemleriyle ter bezlerini tutan, mukus tıkaçları ile seyreden bir hastalıktır.
  • Obstrüktif Uyku Apnesi: Horlama, uykuda nefes durması, gündüz uykusuzluk, sabah baş ağrısı, dikkat bozukluğu, uykudan yorgun uyanma belirtilerinin görüldüğü hastalıklar yelpazesidir.
  • Akciğer Kanseri: Başta sigara ve tütün içiciliği gibi faktörler ile gelişen, genetik yatkınlığın da arka planda rol oynadığı malign (kötü huylu) akciğer hastalığıdır.
  • Alerjik Rinit (Saman Nezlesi): Polenler, küfler, ev toz akarları gibi normal kişilerde bağışıklık sistemini tetiklemeyen faktörlerin hassas kişilerde bağışıklık sistemini uyarması ile ortaya çıkan hastalıktır. Şeffaf burun akıntısı ve sürekli hapşırma ile karakterizedir. 
  • Zatürre (Pnömoni): Akciğer dokusunda alveollerin sıvı ile dolması ile karakterize bakteriyel enfeksiyona verilen addır.
  • Tüberküloz (Verem): Mycobacterium tuberculosis bakterisinin bağışıklık sistemi zayıf düşmüş kişilerde yol açtığı hava yoluyla bulaşan bir hastalıktır.
  • Sigara ve tütün içiciliğine bağlı gelişen hastalıklar: Başlıcaları KOAH, bronşit, bronşiektazi, astım, akciğer kanseridir.

Göğüs Hastalıklarında Tanı İçin Hangi Yöntemler Kullanılır?

Hastalık öyküsü ve fizik muayeneye ek olarak uygulanan tanı yöntemleri direkt (gözle inceleme) ve indirekt yöntemler olarak ayrılabilir.

Direkt tanı yöntemleri

  • Bronkoskopi: Sakinleştirici verilen (hafif sedatize) hastanın ağzından veya burundan ucunda kamera bulunan bir hortum (bronkoskop) sokularak solunum yolları direkt olarak incelenebilir. Bu yöntemde yapıların durumu, solunum mukozası gözlemlenir ve normal dışı yerlerden örnekler alınabilir.
  • Biyopsi: Bronkoskop ile muayene sırasında kuşkulanılan ve/veya hastalık gelişmiş yerlerden/kitlelerden örnekler toplanır. Bu örnekler patoloji laboratuvarında incelenerek hastalıkla ilgili kesin tanıya yardımcı doku veya hücresel seviyede bilgiler raporlanır.
  • Plevral biyopsi: Akciğer zarından parça alınarak patoloji biriminde inceleme yapılır.

İndirekt tanı yöntemleri

  • Akciğer grafisi (direkt grafi): Akciğer dokusu ve kalp, göğüs kafesi gibi çevre dokular hakkında bilgi verir.
  • Bilgisayarlı tomografi (BT): Akciğer dokusu (hava kesecikleri, bronş ve bronşioller) hakkında kesitsel düzeyde bilgi sağlar.
  • Akciğer fonksiyon çalışmaları (pulmoner fonksiyon testler): Akciğerin solunum sırasında kapasitesi, esneme yeterliliğinin aletler aracılığıyla değerlendirilmesidir. 
  • Torasentez ve/veya toraks tüpü: Ateletazi (akciğer sönmesi) durumlarında sıvı örneği almak ve/veya bir miktar sıvı boşaltmak için kalın bir iğne ile kaburga kemikleri arasından girilebilir (torasentez). Bazı durumlarda kapalı dolaşımı sağlamak için tüp takılır ve akciğerin kapanan bölgesinin tekrar havalanması sağlanmış olur (toraks tüpü).
  • Uyku laboratuvarı: Uyku sırasında yaşanan solunum problemlerinin tanısında yardımcıdır. 

Göğüs Hastalıklarında Hangi Tedaviler Uygulanır?

Göğüs Hastalıkları dahili tıp bilimidir ve tedaviler medikal (ilaçla) düzenlenir. Bu nedenle tanı çalışmaları tamamlandıktan sonra kesin tanıya göre gerekli tedavi planları hazırlanır. Cerrahi girişim gerektiren durumlar Göğüs Cerrahisi bölümlerine devredilir.

En sık tedavi edilen hastalıklara göre tedavi yöntemleri:

  • Astım: Bronşların kasılmasını önleyecek genişleticiler (bronkodilatörler), steroidler ve şiddetli hastalıkta biyolojik ajanlar kullanılır.
  • KOAH: Solunum sisteminin iç yüzeyi ince tüylerle “süpürülür” ve yabancı cisimler balgam içinde solunum sisteminden uzaklaştırılır. KOAH hastalarında bu tüysü yapıların “süpürme” yeteneği kaybolmuş, akışkan olması gereken mukus yapısı tıkaç halini almıştır. Bu nedenle ortam bakterilerin çoğalmasına uygun hale gelmiştir. Sıklıkla ilk sıra tedavide oksijen, antibiyotikler ve balgam söktürücüler tercih edilir.
  • Alerjik Rinit: Alerjenin tespiti için deri testleri yapılır. Tespit edilen alerjene göre kaçınma (alerjenle karşılaşmama), bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi (immün desensitizasyon) ve ataklar için anti alerji ilaçları kullanılır.
  • Zatürre, bronşit gibi bakteriyel enfeksiyonlarda ilk seçenek antibiyotiktir.

Ne Zaman Bir Göğüs Hastalıkları Uzmanına Başvurmalısınız?

Bazı belirtiler erken hastalık bulguları olabilir. Uyarıcı olması gereken erken belirtilerden öne çıkanlar:

  • Nefes darlığı,
  • Kuru öksürük (özellikle balgam çıkartılmayan ve uzun süren kuru öksürük olguları mutlaka Göğüs Hastalıkları uzmanı tarafından değerlendirilmelidir),
  • Travma veya spontan akciğer sönmesi (göğüs ağrısı ve nefes darlığı görülebilir),
  • Ani gelişen şiddetli göğüs ağrısı (akciğer embolisi olabilir),
  • Sırt ve omuz ağrısı, 
  • Kilo kaybı, 
  • Halsizlik, 
  • İştahsızlık, 
  • Gece terlemesi,
  • Ateş,
  • Uykuda geçici solunum durması (genellikle eşleri tarafından tespit edilir),
  • Kan tükürme/balgamda kan görülmesi.

Astım, Alerjik Rinit, KOAH gibi kronik hastalıkları olanlar hastalık kontrollerini düzenli yaptırmalıdır. Sigara ve tütün içicileri kalıcı akciğer doku hasarını önlemek için Göğüs Hastalıkları bölümlerindeki Sigarayı Bırakma polikliniklerinden destek almalıdır.

Referans:

Faces of Healthcare: What Is a Pulmonologist? https://www.healthline.com/health/what-is-a-pulmonologist#conditions. Son erişim tarihi 22.11.2020